Belliydi!..
Perşembe Çarşamba’dan Belliydi!..
Hafta içi Galatasaray ile Avrupa umudu ve heyecanı yaşadık.
Avrupa Ligi Play-Off turu 2. maçında ülkemizi temsil eden Galatasaray, Sparta Prag'a 4-1 mağlup oldu.
Bazı maçlar skora bazı maçlar genel fotoğrafa göre yorumlanır.
Galatasaray’ın Avrupa vedasını doğuran Sparta Prag maçı da anılan her iki duruma göre değerlendirmeyi gerektiriyor.
İlkinde skor, bir hezimet. Hezimet olduğu için de tümel resme bakmak gerekiyor.
Hezimetin Olacağı Niye Belliydi?
Futbolun resmine, nereden bakılırsa bakılsın, bu oyun parayla oynanıyor!.
Para işin içindeyse de kadro yapılanmasına ayrılan ve sarfedilen finansman gündeme geliyor.
Sparta Prag’ın maaşlara ayırdığı bütçe;8 milyon Euro, En fazla kazanan oyuncuları Jan Kuchta'nın maaşı ise 800 bin Euro olarak görülüyor.
Galatasaray'da Sparta Prag ile oynanan iki maça da kulübede başlayan Tete ve Zaha'nın maaşlarının toplamı da 8 milyon Euro ediyor.
Galatasaray özneli, memleket genellemeli başarısızlıktaki; çarpıklık, tutarsızlık, plansızlık, verimsizlik ve katma değersizlik bu iki rakamın kıyasıyla fazla lafa hacet kalmadan somutlanıyor.
Çünkü; Galatasaray'ın bu sezonki maaş harcaması, 50 milyon Euro transfere harcadığı ise 35 milyon Euro ediyor. Ama yüksek bütçeli bu yatırımlar takıma Mart sonunu gösteremiyor.
Memleket Futbolu Koşan ve Fizik Kalitesi Yüksek Oyunlarda Hep Arıza Veriyor!
Sparta Prag, UEFA Avrupa Ligi'nin yaş ortalaması düşük takımlarından biri olarak görülüyor.
Takımın ortalama yaşı 25 iken, takımın çoğunluğu 23 ile 27 yaş arasında oyunculardan oluşuyor.
Takımın kaptanlığını yapan Ladislav Krejci bile henüz 24 yaşında ve bonservis değeri 5 milyon Euro rakamında bulunuyor.
Her iki maçta da takıma oyun ve skor katkısıyla dikkat çeken bir performans gösteren Ladislav Krejci, takımın son 16 turuna kalmasıyla ve ilerleyen turlarda göstereceği olası yüksek performansla bu bonservis değerini daha da artırabileceği öngörülüyor.
Takım Performansları
Türkiye’de Süper Lig’inde az gol yediği güzellemeleri yapılan Galatasaray iki maçta Sparta Prag’dan 6 gol yerken, üç gol atabildi.
Akan oyunda rakibin, hızlı pas bağlantılarına her iki maçta da engel olamayan Galatasaray’ın kırılganlığı skor 2-1 geriye düştüğü anda arttı.
Oysa, Avrupa markası bir takım formasyonu olan ve olması en yüksek görülen Galatasaray’ın bu gole büyük takım kimliğiyle sakin ama; baskılı ve dirençli oyunuyla karşılık vermesi bekleniyordu.
Kaan’ın kırmızı kartla oyun dışı kalmasının sonucunda, takımın 10 kişiyle çok koşan rakibine göstermesi beklenen oyun karşılığını yetersiz bıraktı.
Hakem Faktöründe Memleket Nire, Avrupa Nire?
Türkiye’de Süper Lig’inde kararları her bağlamda tartışılan hakem faktörü, Avrupa yarışkanlığında “gördüğünü çalan” VAR tavsiyelerini ve uyarılarını 20-30 saniye içinde karara bağlayan tavra dönüşünce, her temastan faul bekleyen oyuncularda hayal kırıklığı yaratırken, tarafsız herkese de “hadi kalk-kalk!” dedirtti.
Bu konuda Galatasaray’ın kalesinde gördüğü, 4. Golden önce Zaha'nın normal şarjlı temaslı oyunda yere düşünce faul beklemesi “skorun niye bu noktaya geldiğini?” göstermesi açısından manidardı.
Çünkü; benzer pozisyon memleket futbol coğrafyasında bir şehir takımının maçında olsa Sparta Prag’ın attığı 4. gol faul gerekçesiyle gol değeri kazanmazdı.
Üniversiter hayatta ve çalışma hayatında bir işte en ufak bir davranış inceleme-soruşturma konusu yapılırken; kararları hukuken yargılanmayan tek meslek olan hakemlerin her temasa faul vermeleri, VAR izlemelerini 2-3 dakikada sonuçlandıramamaları da “Avrupa’da neden sürdürülebilir olarak var olamıyoruz?” ontolojisine de sportif bir darbe niteliğini taşıyor.
Söz Sonu Avrupa Sonu
Memleket futbolu büyük resimde Avrupa’da sorunlu görülüyor.
Bu sorun yıllardır aynı ahvalde süregidiyor.
İsimler değil, enerji ve cesaret futbolda başarıyı getiriyor.
Korkan, temastan yılan, sabırlı ama dirençli olamayanın Avrupa’da borusu ötmüyor.
Memlekette adları büyük İstanbul futbol oligarşikleri ve Anadolu futbol coğrafyasında kulüpler aynı bilgisizlik içinde yönetilmeye devam ediyor.
“Çok para harcamak ve çok malzeme kullanmak iyi-lezzetli yemek çıkarmanın garantisi değildir!” aynı mentalde yüksek maaş ve transfer bütçeli takımların da başarı garantileri yoktur.
Nitekim, kadro değeri 215.98 milyon Euro ile "Türk futbol tarihinin en pahalı takımı" olan Galatasaray ile memleket olarak Avrupa’da nefes alıp su içemedik!.
Başarı adreslerine bakıldığında, genç, yetenekli, koşan, basan ve temastan yılmayan formasyonlu 18-24 kişilik kadroların olduğu görülüyor. Buna son örnek ise 2021 yılı sayımına göre; 10.5 milyon nüfuslu Çekya’nın AC Sparta Prag markası görülüyor.
İletişim ve Erişim
Dr. Öğr. Üyesi, G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB Öğr. Üyesi.
e-posta : mkara@gazi.edu.tr
Web (1): w3.gazi.edu.tr/~mkara
Web (2): https://avesis.gazi.edu.tr/mkara
Web (3): www.yurtspor.com
Web (4): www.mektepligazete.tebeşir
Web (5): www.mektepligazete.bülten
Facebook (1):Kirizma
Facebook (2):MustafaKaraağaçlı
X : M_Karaagacli_
İnstagram : mustafakaraagacli1