Kötü  Oyunlu Zirve Yarışı

Bu  oyunun içinde  aktif yer  alıp oynarken;   bize  yöneltilen eleştirileri hep haksız bulur, hemen  savunmaya  geçer  hiç üzerimize  almazdık!

Savunmadaki  temel gerekçemiz ise  nedense; “hep şundan  ve  bundan daha  iyiyiz(!)” türünden  zayıf gerekçelerdi.  Zayıf  gerekçeliydi, çünkü; gerekçemize  örnek  olanlar da kötü ürünlü  takımlardı yani,  oyunu  iyi  olmayan  seyir  zevki  ve futbol  heyecanı vermeyen adreslerdi.

Fenerbahçe  Eski  Fenerbahçe Değil!

Süper ligin zirve takibini sürdüren takımlarından Fenerbahçe, sezon başı ikliminde gözükmüyor  ve oyun rüzgarı eski hızında hissedilmiyor.

Fenerbahçe’nin son  Kasımpaşa  maçı, oyununa  yöneltilen  eleştirilerin haklılığını pekiştirdi.

Eğer bir  takım  amigosu değilseniz, bir takımın   futbol  adına iyi  işler  yapmadığını  çok  nesnel ve adil olarak görüp  değerlendirirsiniz.

Bu noktada, 

  1. Fenerbahçe, artık oyun  ritminde yani  hatlar  arası uyumda  sürdürülebilir gözükmüyor.
  2. Fenerbahçe, son maçlarının oyun temposunu  yani  hızını  önce   maça  sonra  maç  içi  oluşan  ve gelişen tabelaya  göre ayarlayamıyor.
  3. Fenerbahçe’nin sayısal bereketi  en çok  bölgesi  olan 2. Bölge zenginliğini  verimli  kullanamıyor.   Orta  sahada  “çevir çevir  oynat!”  bolluğu  son  maçlarda  İsmail-Kruniç   ikilemine  sıkışmış 
  4. Bu konuda uğruna takımdan uğurlanan Crespo’dan yerine alınan Kruniç  neyi fazla  yapıyor,  yaptı  ve  yapacak  da    adı 11’e  ilk  yazılanlardan  oluyor?
  5. Fenerbahçe neden kimden çekiniyor  da;  savunma ağırlıklı orta saha formasyonuyla   maçlara  çıkıyor?
  6. Son Kasımpaşa maçının  orta sahasına yani İsmail,  Kruniç  ve Mert  organizasyonuna bakıldığında  bu verinin haklılığı daha  iyi anlaşılır.
  7. Bu veriyi destekleyen  bir  sayı  da Kasımpaşa  maçının  ilk  devresinde Fenerbahçe’nin  8  geri  pas  yapmasıdır.
  8. Fenerbahçe’nin Süper Ligin 50  gol  ile  İstanbulspor’dan  sonra  en  çok gol yiyen takımı  olan,  Kasımpaşa  karşısında gol sıkıntısı yaşamasıdır.

Galatasaray  da Eski Galatasaray  Değil!

  1. Galatasaray bu  sezon 15  transfer yapmış.
  2. Bu sayının   ancak  4’ü  şu ana kadar  takımda yer bulmuş görünüyor..
  3. Yani 15’de 4  kadro isabeti  ve   planlamasıyla,   sonuçta yeni alınan 15’futbolcudan ancak 4’ünden  takıma  katkı  alındığı gözleniyor  Bu veri de  Galatasaray’da yapılan verimsiz ve tutarsız   bir  kadro  mühendisliğine  işaret 
  4. Galatasaray İcardi  olmadan  gol bölgesinde  sıkıntı yaşıyor.
  5. Galatasaray’ın son  Antalya  maçı Bu sezon Galatasaray’ın  ilk yarıdaki  Samsun  maçı  20,  Antalya  maçı  20  ve deplasmandaki  Fenerbahçe  maçı  15  olmak  üzere rakip ceza sahasına  girme yüzdelerini  ortaya  koyarken;  oyunun  ofansı    Bölge organizasyonlarındaki  yetersizliği  gösteriyor.
  6. Kötü oyunlarla 3 puan  alınmasına  sevinilmesi  memlekete   ve  memleketin  futbol  ulemalarına  özgü   bir yorum.  Bu tabloya da ancak,  takımını tutan yönetici sevinir, futbolu tutan iyi  oyunu  bekleyen  bir  spor-futbol sever  sevinmez!
  7. Dolayısıyla da kötü oyunla gelen puanlara skor güzellemeleri  yapılamaz.
  8. Neden kötü  oynanıyor   ona  bakılır. Çünkü  bu ahval, gelişim  ve  ilerleme için  sürdürülebilir  galibiyetler,  başarılar  ve şampiyonlukların  temel  kilometre  taşlarındandır.

 

Kasımpaşa’da Sami Uğurlu ve Antalyaspor’da  Sergen  Yalçın  Faktörleri

Gerek  Fenerbahçe’nin gerek  Galatasaray’ın   kendi  evlerinde  50  bin  destekle  oynamalarının  ve kadro  maliyetlerinin  hakkını  veremedikleri açık  ara  gözlendi.

Bu gözlemi,  Kasımpaşa’nın   bilgi  yönü   güçlü  akademi  formasyonlu  hocası  Sami  Uğurlu Fenerbahçe’nin bizden  çekindiğini defansif  3’lü  orta saha ile  maça çıkacaklarını öngördüklerini,   orta sahadan  Aytaç ile  hızlı  çıkmayı  planladıklarını söylerken maçı  önceden  yaşamıştı.

Duran  topla  skor  yapma hep Fenerbahçe’ye  yakıştırılırken, Kasımpaşa kazandığı bir  duran  topla  golü  buldu. Korner  golü Kasımpaşa’nın  buna çalıştığını  gösterirken,  dramatik  olan altı pas  parselizasyonunda 8  Fenerbahçeli  oyuncunun  nedense alan  savunmasını yapamadığının  dramatik resmiydi.

Antalyaspor, takım olarak   hatlar arasında  pas   bağlantılarını  iyi kurdu. Bu  pas   bağlantıları ile   topun  dolayısıyla  oyunun kontrolunu  elinde  tuttu.

Antalyaspor  ofansif  yönü iyi takımlarından,  aynı etkiyi savunmada  gösteremiyor.

Antalyaspor’un  beden dili ve  iletişimiyle her daim  rahat  tavırlı,  hangi takımda  olursa olsun oyunu çirkinleştirmeyen hocası  Sergen  Yalçın;  zorlu deplasmanda Galatasaray’a  oyun  olarak cevap  verdiklerini, bireysel mücadelelerde  direnç  koyduklarını, oyun  olarak  kaptıkları  toplarla  hızlı  çıkışlarla gol  pozisyonların girdiklerini, sonuçta  takım olarak kendi  kalite  ve güçlerine  göre  iyi  oynadıklarını söylerken de takımın  özgüvenini  dile  getirdi.

Bu  arada,  Sergen  Yalçın;  35  punda  ve düşme hattında oldukları  için stresli olduklarını söylemese dışarıdan  kendi  üzerine yapıştıramadığım  stresini hissetmeyecektik.

Sergen  Yalçın; memleket futbolunun geri gittiğini,  hakemlerin  adil olmadıklarını,  VAR incelemelerinin  lehlerine   olmadığını söylerken  ve  futbolun  doğruları  dile getirdiğini vurgularken  içten  tavırlıydı.

Takım  Aidiyeti  Yüksek Olanlar

Fenerbahçe’den Mert   Hakan,  takım  gerideyken  enerji ve direnciyle hem skora hem de  oyuna  katkı  verirken rize  maçından  sonra  Kasımpaşa maçında da takıma  olan  aidiyetinin yüksekliğini gösterdi.

Galatasaray’dan  ise  Kerem  Aktürkoğlu ve Barış Alper takım  aidiyetinde her  maç  üzerine  ekleyerek  sürdürdü.

Galatasaray’da Kerem Aktürkoğlu tabelaya yaptığı 2  gollü  katkıdan  bağımsız olarak,  söylenirse;  oyun  performansıyla güçlü  gözüktü.

Barış Alper’de  özel hocayla  artı idmanlar yapmasının   katkılarını   art  arada  yapılan  maçlarda fizik kalite olarak  göstermeye  bu maçta  da devam  etti.

Söz Sonu  Zirve  Hali

Fenerbahçe Kasımpaşa’yı Galatasaray  da Antalyaspor’u 2-1’le zor  geçti.

Fenerbahçe,  Kasımpaşa  maçında  “ oyun  1-1 iken  maç  bitmesin,  skor 2-1’e  gelince de   hakem  maçı bitirsin”  psikolojisini yaşamış  ve  yaşatmışsa  oyunu kötü demektir.

Ağustos 2022 den beri sahasında  yenilmeyen  bir Galatasaray var.

48  saat sonra  yeniden  zirvede olan  bir Galatasaray görünüyor.

Galatasaray’ın   da  Antalyaspor maçındaki  oyunu  hayal kırıklığı  yarattı anlamındadır.

Galatasaray’ın dünkü  yazıya konu olan “belliydi!..”*  başlıklı  Sparta  Prag maçındaki oyunu, farklı  mağlubiyeti  ve   Avrupa’da son 16’ya kalma umutlarını bitirmesi ise yine etkisiz  oyun organizasyonun sonucudur.

 Hem  Fenerbahçe hem Galatasaray süper ligde  son  düzlüğe girilirken;  artık eskisi  gibi esip gürleyemiyorlar

 Gerçek  olan  şu ki; ne Fenerbahçe  ne de Galatasaray  eski  fizik  kalite, moral kondüsyon ve  saha içi  organizasyonlarda sezon başı rüzgarında değiller.

Fenerbahçe ve Galatasaray’ın kötü oyunları, rakip hocaların maç değerlendirmeleriyle daha de  somutlanıyor.

*Karaağaçlı, M. (2024).  Belliydi!.. www.yurtspor.com.26.02.2024.

İletişim  ve Erişim

Dr.  Öğr. Üyesi, G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB Öğr. Üyesi.

e-posta        : mkara@gazi.edu.tr  
Web         (1): w3.gazi.edu.tr/~mkara 

Web         (2): https://avesis.gazi.edu.tr/mkara

Web         (3): www.yurtspor.com

Web         (4): www.mektepligazete.tebeşir

Web         (5): www.mektepligazete.bülten

Facebook (1):Kirizma
Facebook (2):MustafaKaraağaçlı
X               : M_Karaagacli_
İnstagram    : mustafakaraagacli1