Gençlerbirliği için bir pazar yazısı yazabilseydik...
Gazetelerin pazar ekleri olurdu... Kültür, sanat, magazin gibi insanın içini karartmayan ve pazar gününü iyi geçirmesini sağlayan haberlerlere yer verilirdi.
Biz de milli arada Gençlerbirliği taraftarlarının iyi hafta sonu geçirmesi için yazılar yazmak isterdik...
Ama ne mümkün...
Hiç unutmam...
Hacettepe'nin Gençlerbirliği'nin tam anlamı ile altyapı ekibi olduğu dönemde başkan genel kurulda bir konuşma yapmış ve "Gençlerbirliği ile Hacettepe'nin organik bağı yoktur. Kim uyduruyor" bunu demişti.
Orada bulunan delegelerin tamamının Gençlerbirliği kongre üyesi, hatta divan kurulunu oluşturan isimlerin Gençlerbirliği yöneticisi olduğunu bilerek...
Geçtiğimiz günlerde Gençlerbirliği Başkanı Osman Sungur'un, bir dernek toplantısında yaptığı konuşma eski Hacettepe başkanını hatırlattı.
Dronlardan, modern çalışma yöntemlerinden bahsetti. Sanki yeni bulunmuş bir sistem gibi... Belki de başkana öyle anlattılar...
Bir de "Play Off garanti... Hedef Süper Lig" lafına takıldım...
Osman Sungur'a birilerinin anlatması lazım... Burası kurtlar sofrası... Kimse sadece futbol oynayarak şampiyon olamaz...
Lobin olacak, sesi çıkacak... Mesela taraftarın saldırıya uğradığında sahip çıkacaksın...
Gençlerbirliği ismini kullanıp dernek kuran o yolla da yönetime giren insanların olduğu toplantıda üyeleri Gençlerbirliği maçına davet etmesi ise işin rengini ortaya koydu.
Demek ki adamların hedefi Gençlerbirliği'ne destek olmak değil, 50 kişilik dernekleri ile Gençlerbirliği'nin ismini kullanarak çıkar elde etmek...
Burdan soralım... Osman Sungur'un gecesine katıldığı derneğin üyeleri Gençlerbirliği için ne yapmış... Ne kadar destek olmuşlar... Kendileri giriyorlar hadi acaba sevgililerini Gençlerbirliği yönetimine sokmak için mi dernek başkanlığı yapıyorlar.
Derneğin isminden anladığım kadar hepsi iş insanı... Aralarında para toplasalar da en azından zaman zaman geciken personel maaşları zamanında ödense olmaz mı?
Bir Gençlerbirliği kongre üyesi dernek üyelerine meydan okuyor...
Üyerin topladığı paranın 2 katını vereceğini vaat ediyor...
Ama ses yok...
Bir de geçtiğimiz günlerde başkan adaylarından birinin düzenlediği konserdeki logo için dava açmaya hazırlanan yöneticiler, Gençlerbirliği adını kullanıp dernek kuran sosyal medyada sayfalar açanlara sesini niye çıkarmıyor?
Birileri daha fazla Gençlerbirlikli diye mi?
Ha bir de geceye gazeteci çağırıyorsunuz önce sosyal medyadan hangi takımı tuttuğuna bakın...
Kale arkası...
Gençlerbirliği büyük kulüptür beyler altında ezilirsiniz...
TSYD Kupası'nda "Bizim rakibimizden ne farkımız var. Onlar ile eşit tribün istiyoruz" deyip, sonra Gençlerbirliği taraftarına dönüp "Zaten kaç kişi geliyorsunuz. Toplanın maratona" tavrının anlamı nedir...
Kale arkasının açılmasını isteyen taraftarlar var...
Çağırırsın... Dersin ki "Kardeşim 50-100 kişisiniz. Çalışın arttırın bu sayıyı biz de açalım. Hem kulüp kazansın hem de siz."
Kapatttım... Tek çözümünüz bu mu?
Korkarım bu akılla yarın kulübü de kapatırsınz?