Iğdır Futbol Kulübü'ne Gençlerbirliği dayağı
TFF 1. Ligin yeni ve eski ekiplerinin karşı karşıya geldiği maçta kazanan olmadı ama dayak atan bir taraf oldu.
Yeni sistemin paralı şımarık çocuğu Iğdır FK gibi takımların çıktığı bu sisteme karşı, kendi yağında kendince kavrulmaya çalışan, kendi öz değerlerini yitirmeyen Gençlerbirliği, maçta elinden gelen mücadeleyi göstererek, semtin şımarık çocuğuna, parayı ortaya koyan değil, mücadeleyi ortaya koyan kazançlı çıkar anlamında ders verdi.
Şu an için sisteme direnen Gençlerbirliği ile Iğdır FK karşılaşması zevksiz tatsız tuzsuz bir maçtı. Maçın tek önemi ise, 2 haftada gelip gelerek kendini şampiyonluğun en büyük adayı gören Iğdır FK ya karşı, Gençlerbirliği’nin gösterdiği mücadele çok önemliydi. Gençlerbirliği’nin yakalamış olduğu pozisyonda golü verilseydi belki de galibiyet kaçmayacaktı ve sistemin paralı şımarık çocuğuna karşı direniş mücadelesini zaferle tamamlamış olacaktı.
Tamam, şunu diyebilirsiniz Gençlerbirliği ne yaptı? İşin saha kısmına gelecek olursak, kompakt bir yapıda oynayarak, karşısındaki moralli rakibe karşı verilebilecek en iyi mücadeleyi verdi. Bloklar arası boşluk vermeyerek, rakibinin hücum organizasyonlarını bozdu.
Saçma sapan bir statta, saçma sapan bir kamera yerleşiminde, saçma sapan bir görüntü açısıyla bence Amilton’un golünü yediler.
Aslında maçın genelinde, Iğdır FK maçı kazanmak için bir şey yapamadı. Gençlerbirliği savunma konusunda rakibe karşı iyi kapandı ama hücum konusunda aynı özveriyi gösteremedi. Belki rakibin isminden korktu, belki de rakibin kendisinden daha üstün olduğunu düşündü. Savunmada açık vermemek için kontra ataklarla hücuma çıkmaya çalıştı.
Aslında hücum hattındaki yanlış dizilişler ya da savunma ağırlıklı düşünce tarzı, oyunun bu şekilde olmasına sebep oldu.
Neyse, daha ligin başları ve Gençlerbirliği kendine ne hedef koydu bilemem ama genel görüntü, Gençlerbirliği’nin ligi orta sıralarda sıkıntı çekmeden tamamlamak ister bir görüntü içerisinde olduğu.
Oyun sistemi ve oyuncu bazında analizlere ilerleyen haftalarda girmek istiyorum. Çünkü yeni kurulmuş bir takım ve şu an için kapalı kutu. Gençlerbirliği’nin ne istediği ve neler yapabileceği, bu ilk 8 haftada belli olacak…