Ankara'da yayın yapan ve kuruluşundan bu yana 10 yıldır DJ’lik yapan Elvan Palaşoğlu, Ankaragücü-Galatasaray maçında yaşanan küfür ve şiddet olaylarına ilişkin “3-5 zibidi tüm camiaya mal edilmemeli” şeklindeki sözleri nedeniyle işten çıkarıldı.
İş insanı Sadettin Saran’ın sahibi olduğu Radyo Trafik’teki işten çıkarma olayı sosyal medyada büyük ilgi gördü. DJ Palaşoğlu, radyo yönetimine gönderdiği savunmasında olayı şu şekilde anlattı:
– 2013 yılında Radyo Trafik Ankara’da ekibi kurmak üzere görevlendirildim. Radyonun kuruluşundan bu yana, yöneticilerimizle defalarca konuştuğumuz gibi, Ankara’nın İstanbul’dan farklı olarak aşırı yoğun bir trafik düzenine sahip olmaması, Ankara’nın memur şehri olması ve okumuş insan potansiyelinin fazla olması sebebiyle her şehrin kendine özgü dinamiği olduğunu düşündük.
– Bu nedenle sürekli trafik durumunu veren yayın akışının dışına çıkmadan, interaktif, güncel ve aktüel konuların konuşulduğu, kent haberlerinin de yer aldığı bir yayın formatı izledik. Bu yaklaşım 2013 yılından beri devam etti ve bizi dinlenen ve bilinen radyolar arasına soktu.
– Bu nedenle yayınlarım sıradan bir trafik yayını olmaktan öteye geçti. Şartlara uyum sağlamazsak ayakta kalmamız mümkün olmazdı. Bu süre zarfında yaptığım yayınlardan dolayı herhangi bir ceza davası açılmadı, savcılığa şikayette bulunulmadı ve radyomuz RTÜK’ten ceza almadı. Bu durum, dengeleri korumak adına gösterdiğim hassasiyetin bir göstergesi olduğunu düşünüyorum.
1 Haziran Perşembe günü “Ankara’da bu sabah” programında, her sabah rutin yayın akışımızda olan muhabir arkadaşımız, o hafta oynanan şampiyonluk maçıyla ilgili bilgi vermek üzere yayına bağlandı.
– Basına yansıyan olaylardan dolayı maçı statta izleyen görevli arkadaşımızdan bilgi almaya çalıştık ve arkadaşımız da genel olarak olayların sakin geçtiğini, bazı münferit olaylar olduğunu paylaştı. Daha sonra çoğunluğu Ankaragücü taraftarı olan dinleyicilerimiz maçta yaşadıklarını, edilen ağır küfürleri, eşleri ve çocuklarıyla maça gidememelerinden dolayı yaşadıkları sorunları anlattılar. Özetle, futbolda fanatizme tepkilerini dile getirdiler.
– Ben de Ankaragücü’nün büyük bir camia olduğunu, şiddet yanlısı birkaç kişinin Ankaragücü taraftarı olarak nitelendirilemeyeceğini, şiddetin nereden gelirse gelsin karşısında olduğumuzu vurguladım ve şiddet yanlısı “3-5 zibidinin” tüm camiaya mal edilmemesi gerektiğini belirttim. Zibidi, Türk Dil Kurumu’na göre “yersiz davranan kişi” anlamına gelir ve hukuka göre hakaret sayılmaz.
– Yayını dinleyen herkes açık ve net bir şekilde görebileceği gibi, bu sözüm şiddetten yana olan, futbolu oyun olmaktan çıkaran, insanlara saldıran azınlık bir gruba yönelik olarak söylenmiş ve hatta Ankaragücü camiasını koruma amacını taşımaktadır. Ben ve dinleyicilerim tamamen şiddete karşı durduk. Yayında Ankaragücü hedef alınmadı, şiddet yanlısı taraftara tepki gösterildi.
– Bu olaylardan önce Genel Yayın Yönetmenimiz sosyal medyada gelen tepkileri sordu, durumu kendisine izah ettim ve sonrasında düşündüğüm yolu paylaştım. Bana “Nasıl uygun görüyorsanız öyle yapın, ben tam olarak bilmiyorum. Karar senin” dedi.
– Olayın ertesi günü yayına çıktım ve sorunsuz bir yayın gerçekleştirdik. Ancak 8 Haziran Perşembe günü saat 16.14’te Genel Yayın Yönetmeni Cezayir Doğan beni arayarak iş akdimin sonlandırıldığını sözlü olarak ifade etti. İlk olarak sözlü olarak iş akdimin sona erdiği ifade edildi, ardından yıllık iznimin uzatıldığı ve savunma talep edildiği, bu sürecin hukuka uygun gibi görünmesi adına işten çıkarma için bahane arandığını göstermektedir.