Süper Lig'in 11. Haftasında Galatasaray BAY geçtiği hafta içinde EUFA Avrupa Ligi 4. Hafta maçında konuk ettiği Tottenham'ı 3-2 mağlup etti.
Galatasaray'da son kazandığı Beşiktaş Derbisinin ilk 11'inde tek değişiklikle maça başladı. Bu değişiklik Sallai yerine Mertens olarak dikkati çekti. Maç boyunca Galatasaray rakibinden her yönden üstündü. Galatasaray daha çok topa sahip olan (% 66) daha çok şut atan taraftı (22).
Galatasaray , Tottenham maçında Kaan Ayhan, Davinson Sanchez ve Abdülkerim Bardakcı defans bloğuyla başladı. Orta sahada
Barış Alper Yılmaz, Lucas Torreira, Gabriel Sara ve Yunus Akgün ile rakibine karşı 2. Bölgede üstünlük kurdu.
Galatasarayda Mertens orta bloğun önünde 2. Ve 3 bölge arasında Osimhen ve İcardi’yi besleyen pas trafiğini yöneten isimdi.
Bu oyun yapısıyla 3-4-1-2 dizilimiyle maçın ilk 60 dakikasında rakibinin rahat top yapmasına izin vermedi Bariş Alper ile sağ Yunus ile sol kanat organizasyonlarında etkili oldu.
Galatasaray’da Yunus hem oyun hem skor olarak katkı verirken, Osimhen attığı iki gol ile Tottenham maçını da boş geçmedi.
Oyun 3-1 Galatasaray lehine iken, İcardi attığı 7 şutla sıfır çekerken; vasata bile yaklaşamadı. İcardi’nin performansındaki bu görünüm skorun artmasını engelledi.
2.Galatasaray Taraftarından , Filistin ve Gazze’ye Destek
İstanbul’da RAMS Park'ı dolduran Galatasaray’lı taraftarlar, maç öncesi "Kahrolsun İsrail, Filistin'e özgürlük" tezahüratı yaparken; "Özgür Filistin", "Filistin soykırımı" ve "Bırakın Gazzeli bebekler yaşasın" İngilizce pankartlarıyla Avrupa basınının dikkat çekti.
3.Galatasaray’dan Muhteşem Galibiyet
Galatasaray bir Premier Lig takımına karşı nasıl oynanması gerekiyorsa onu yaptı. Ceza sahası içindeki son paslarda Osimhen, İcardi, Yunus ve Barış Alper ile net vuruşlar yapabilse tarihi bir skor ortaya çıkmış olurdu.
Galatasaray’da Fernando Muslera üç maç aradan sonra kaleye geçti. Muslera Young Boys ile UEFA Şampiyonlar Ligi play-off turu rövanş maçında gördüğü kırmızı kart nedeniyle üç maç ceza almıştı.
Galatasaray 4 maçta topladığı 10 puanla Avrupa’da yoluna mağlubiyetsiz devam ederken rakibi Tottenham 9 puanda kaldı.
Galatasaray bir Premier Lig takımına karşı nasıl oynanması gerekiyorsa onu yaptı. Ceza sahası içindeki son paslarda Osimhen, İcardi, Yunus ve Barış Alper ile net vuruşlar yapabilse tarihi bir skor ortaya çıkmış olurdu.
Galatasaray’da Fernando Muslera üç maç aradan sonra kaleye geçti. Muslera Young Boys ile UEFA Şampiyonlar Ligi play-off turu rövanş maçında gördüğü kırmızı kart nedeniyle üç maç ceza almıştı.
Galatasaray 4 maçta topladığı 10 puanla Avrupa’da yoluna mağlubiyetsiz devam ederken rakibi Tottenham 9 puanda kaldı.
4.Fenerbahçe’den İki Farklı Devreli Hayal Kırıklığı
UEFA Avrupa Ligi dördüncü hafta maçında Fenerbahçe, deplasmanda Hollanda ekibi AZ Alkmaar'a 3-1 mağlup olarak hayal kırıklığı yarattı.
Fenerbahçe ilk devresi 0-0 biten maçta oyundan kopmadan mücadele etmesine karşın; ikinci devre özellikle defans bloğunda verdiği amatörce açıklarla golleri kalesinde gördü.
Fenerbahçe ikinci yarıdaki anlayışıyla oyunu geride kabul ederek rakibinin sağlı sollu ataklar yapmasını engelleyemedi.
Fenerbahçe 1. bölgeden çıkarken kaptırdığı toplarla rakibin hızlı geçiş oyunlarını seyrederek farklı mağlubiyete fırsat verdi.
Fenerbahçe’nin bu sezon bir iki maç dışında standart ve güçlü oyununun yokluğu AZ Alkmaar maçında kendini gösterdi.
Fenerbahçe defansı top rakipteyken gerilerken, ceza sahası içinde de ayakta kalma başarısı gösteremediği için rakibinin çalımlarına teslim odu.
Dahası bu oyunun en trajik yönlerinden olan kaleciyi de ekarte edip boş kaleye gol atmasına engel olamadı.
Fenerbahçe defansında Çağlar rakibini geri geri karşılarken Becão ise ayakta kalmayı başaramıyor.
Sol bekte Mert Müldür rakibe verdiği toplarla yerini kaybederken, O. Samuel ise marke edemediği pozisyonlarda rövanş faulleri yaptı.
Fenerbahçe orta sahasında İsmail, Fred ve Amrabat top tutamazken, sağ kanatta İlk yarıda attığı 3 etkili pas dışında varlık gösteremedi.
Sol kanatta Maximin modern futbolun istediği ve radığı bir takım oyuncusu olmadığı her geçen maçta daha somut ortay çıkıyor.
Maximen’e ayrı bir top verilirse seyir estetiği görülebilir. Onun dışında takım için oyun aklı ve tavrı sahip olduğu formasyonlar içinde bulunmuyor.
Džeko İlk yarıda kaçırdığı 3 net gol pozisyonuna karşın; ikinci yarıda yaptırdığı penaltı ve En Nesyri'ye sunduğu asistle Fenerbahçe’nin tek golüne katkısı olan isimdi.
Oyuna sonradan giren En Nesyri son derece kötü bir penaltı vuruşuyla takımın moral motivasyonunu düşürürken, attığı gol ise takımının sonuç almasına katkı getiremedi.
5.Mourinho Kenarda Yok! Takımı Yönlendiren de Yok!
Fenerbahçe’nin teknik patronu Mournho son Avrupa maçında gördüğü kırmızı kart nedeniyle AZ Alkmaar karşısında takımın başında ve kenar yönetiminde yer alamadı.
Kendine özgü beden diliyle takımını yönlendiren Mourinho’nun yokluğu takımın motivasyonunu olumsuz etkilemiş göründü.
Bir teknik adam türübünde değil; takımının yanında saha kenarında olması gerekiyor.
Fenerbahçe yönetimi geçmiş kariyeri ne olursa olsun Mourinho’ya , işveren statüsünde olarak bir uyarıda bulunmalı, takımın ancak yöneticilerinin söyleyebileceği demeçler vermesi önlenmelidir.
6.AZ Alkmaar İmrenilecek Bir Futbol Okulu
AZ Alkmaar Hollanda’da Futbol Alt yapısı en güçlü olan kulüplerden olup; gencecik oyuncularıyla çabukluk, fizik gücü ve net gol vuruşlarıyla herbiri uluslararası şöhret olan Fenerbahçe’li futbolculara futbol dersi verdi.
Addai, Parrot, Ro-Zangelo Daal, Smit ve Kasius AZ Alkmaar’da dikkati çeken ve Fenerbahçe defansını her topta rahat geçen çaylak ama etkili isimlerindendi.
İletişim ve Erişim
Dr. Öğr. Üyesi, G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB Öğr. Üyesi.
Facebook (1): Kirizma Facebook (2): Mustafa Karaağaçlı X : M_Karaagacli_ İnstagram : mustafakaraagacli1
Blog :mustafakaragacli.blogspot.com
Çerez politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez kullanmaktayız. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız. Çerez Politikası
