Recep Karatepe’nin gideceği az çok belli olunca, yine bizde tereddüt oluştu. Zira sezon başında yanlış yapanın, sezonun ortasında doğru karar alması işin olağan akışına uygun değildi.
Ama bu Başkan bizi şaşırttı ve bana göre kariyerli bir hoca seçimi yaptı.
Haliyle beklentimizi sıfırlayan, sezon başındaki seçimi de, sezon arasındaki seçimi de aynı kişinin yapmasıydı. Bu bakımdan iki hoca arasında uçurum olması “bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu” sözünü akla getiriyor. Ancak dikkate alınması gereken önemli husus; başlıkta da belirttiğim gibi bu hocanın sihirbaz olmadığıdır. Yani eline malzemeyi verirseniz kaliteli yemek yapar. Yok, “yarısı ıskarta olan kadroyla devam et” derseniz Recep Karatepe’yi de aratır !
Herhalde bu karar “olmayana ergi metodu” ile alınmış !
Güya Metin Diyadin neden seçilmemiş ?
Nedeni de, “kolay bırakıp gidiyor” muş…
Anlatayım da yeni hocamız için de ölçü olsun !
Metin Diyadin’i çok erken yaşlardan beri tanırım. Futbolculuk zamanında da prensipleri olan bir kişiydi. Çoğunluk gibi olgunlaştıktan sonra değişime uğramadı, hep öyleydi. Her sözleşmeyi imzalarken planını ve muhataplarından taleplerini masaya koyar, sonra işe başlardı. Bizdeki yönetici tipi ise “hele bir yola çıkalım da kervanı yolda düzelim” şeklinde geliştiğinden, transfer için verilen sözler tutulmaz ve Metin Diyadin’de bırakır giderdi. Kaldı ki o günlerde parasızlık sebebiyle kulübe uğrayan yoktu ve bütün yük hocaya kalmıştı.
Eğer bütün bunlara rağmen Metin kalsaydı esas o tavrına şaşırmak gerekirdi.
O günlere dair en ince ayrıntılar arşivimizde var, isteyen yararlanabilir.
Yeni hocamız hayırlı olsun…
Taraftarın haklı sevincini görerek mutlu oluyorum ama yukardaki ayrıntının da fazla dikkate alınmadığını görüyorum. Zira Hüseyin Eroğlu, Metin Diyadin şartlarının dörtte birini yaşasa daha da kolay bırakır gider. Aman yanlış hayallere kapılmayalım…
Dünkü, yeni hocanın açıklandığı merasimin bir benzerine şimdiye kadar başka bir kulüpte şahit olan varsa lütfen bizi aydınlatsın.
Kurumsal pano önünde verilen görüntü ile işveren ve çalışan tokalaşıyorlar ve de anlaştıklarını açıklıyorlar. Orada eksik olan ne ? Sözleşme yok !
Yahu böyle anlaşma töreni mi olur ?
Kısa açıklama metninden öğreniyoruz ki; “Önümüzdeki günlerde resmi sözleşme imzalanacak.” Böyle açıklama yapılmaz, sözleşmenin imzalandığı gün tören ve açıklama eş zamanlı yapılır. Veya o görüntü verilmeden basına “prensipte anlaşıldığı” bilgisi iletilebilir.
Elbette hocanın kendini sağlama alacak sözleşme hazırlığı 2-3 gün sürebilir, fakat bu süre içinde taraflardan birisi cayarsa ne olacak ?
Daha önce bu örneği yaşamadık mı ?
Sonuç olarak; ocak ayında en az 5 kişi gönderilip, yerlerine de 5 kaliteli takviye yapılmazsa, hoca bizi yukarıya taşıyamaz, biz 20 milyonluk hocayı taşımış oluruz. Bilmem anlatabildim mi ? Paçaları erken sıvamazsak iyi olur !