Gençlerbirliği Kulübü’nün son seçimli genel kurulu 14 Ekim 2023 tarihinde yapıldı. Çok yakın olan bu tarihte başkan ve yönetimi hiç olmazsa ilk 6 ay için rahatlık sağlayacak bir finansal program yapamazlar mıydı ?
Yok, eğer hazırladıkları bütçenin gelir tarafında bir yetersizlik gördülerse aday olmaktan vazgeçemezler miydi ?
Bırakınız 6 ayı, 2 ay ilerisi bile görülememiş !
14 Aralık 2023 tarihinde ; 7 Ocak 2024 için ‘şirketleşme’ gündemi ile genel kurulun toplanma kararı açıklanıyor. Kararın açıklandığı günden bu güne kadar da “sonuç olumsuz çıkarsa ayrılacağım” diyor Sayın Başkan…
Bir Başkan seçilmesini takibeden 2 ayın sonunda bu noktaya gelir mi ?
Yani bütçe 2 ay içinde sıfırlanıp, futbolcu ödemeleri aksamaya başlar mı ?
Üstelik dışardan 65 milyon lira da destek gelmişken…
Her iki ayda bir karar değişir mi ?
Şimdi bizi “istifaya zorlamak” ile itham edenlere de bir çift sözüm var…
Kesinlikle böyle bir şey söz konusu olmayıp, sadece Sayın Başkan’ın sözlerinin arkasında durmasını istiyoruz. İstifa konusunu biz gündeme getirmedik, kendisi (hem de sık sık) bunu ortaya attı.
“Sözünüzü tutun” demenin etik dışı bir tarafı var mı ?
Zira bu belirsizlik hem kulübe büyük zarar veriyor (hocamızın da belirttiği gibi) hem de gösterilen yönetim zafiyeti sebebiyle borç toplamı hızla artıyor.
O zaman verilen sözden caymanın ve ipe un sermenin kısacık tarihsel gelişimini de bir tarafa not edelim.
7 Ocak 2024 Pazar, gerekli sayıya ulaşılamadığı için kongre toplanamadı ve aynı gün yönetim kurulu toplandı. Salı gününü işaret eden Başkan “o güne kadar kararını açıklayacağını” söyledi.
9 Ocak 2024 Salı, Başkan “kaynak bulmak için bazı çalışmalar yapacağını ve Perşembe günü kararını vereceğini” belirtti.
11 Ocak 2024 Perşembe, Başkan kendi ilan ettiği toplantı gününde şehir dışına çıktığı için yeni tarih olarak pazartesi günü işaret edildi.
15 Ocak 2024 Pazartesi, ne ses ne de bir nefes (!) Başkan Ankara’da ama kendisinden herhangi bir haber yok…
17 Ocak 2024 Çarşamba, hâlâ sormaya devam ediyoruz; “var mısın, yok musun ?” diye…
Bu arada işler nasıl yürüyor diye bakacak olursak, daha kötüsü olamayacağını görmek mümkün…
Transfer yapmış olmak için transfer yapılmaz. Şimdiye kadar takımlarında oynamayan futbolcuların nasıl toplandığını daha önce örneklerle açıklamıştım.
Şimdi de en yeni transferimize bakalım. Galatasaray’ın 21 yaşındaki futbolcusu Baran Aksaka yine hiç seyredilmeden alınmış. Zira futbolcu son 2 senedir oynamamış ki…
Bizim futbol dehalarına o her zamanki soruyu tekrar soruyorum; bu futbolcuyu nerede seyrettiniz de geçer not verdiniz ?
Futbolcunun son 2 senede U 19 dışında profesyonel liglerde oynadığı süre sadece 11 dakika…
Galatasaray’da 1 maçta 1 dakika, Şanlıurfaspor’da bile 1 maçın son 4 dakikası, 1 maçın da son 6 dakikası kadar süre almış ve kadroya giremediği için ayrılmış. Ve sonunda, küme düşme hattındaki Şanlıurfaspor’a yetmeyen performans Gençlerbirliği’ne yeterli görülmüş.
Sezon sonuna kadar kiralık olan ve kulübede bile yer bulması şüpheli olan bu sıradan futbolcuyu tribünde oturtacaksınız. Sezonun yarım devresi için kiralanan futbolcu o sezonu kurtarsın diye alınır, misafir etmek için alınmaz. Ayıptır be !
Bu transfere kim veya kimler karar verdiyse kendilerinden bunun hesabı sorulmalıdır. Kulüpte boşluk olduğu ve birilerinin de bu boşluğu doldurmaya çok hevesli oldukları görülüyor.
Ancak işin kötü tarafı; buna engel olması gereken kişi ise hiç ortalarda gözükmüyor!