Haftalar önce sizlere söz verdiğimiz gibi severek izleyeceğiniz “Baba bizi bırakma” filmini gururla sunarız. Filmin senaristi, rejisörü ve baş rol oyuncusu aynı kişidir.
En heyecanlı olan ve uzunca sayılacak papatya falı bölümü sizi hop oturtup hop kaldıracaktır. ‘Bıraktım-bırakmadım- bıraktım- bırakmadım’ şeklinde süren yaprak kopartma işlemi kazaya uğramasın diye biraz daha uzun olan son bölüm kısaltılmıştır.
Önceki senaryoda, yine eski filimdeki gibi 2 aylık geçici başkan projesi varken; Eylül ayında yapılacak tüzük kongresine seçim maddesi de eklenerek Başkan’ın dönüşünü gösterecek bu bölüm, bıkkınlık verdiği için kesilmiş ve kısaltılmıştır.
Dolayısıyla pazar günü bilmem kaçıncı defa dönüş sağlanacaktır.
Evet her şakada bir gerçek payı vardır !
Bütün gelişmeleri takip ediyoruz ve anında da her şeyi öğreniyoruz ama yazmıyoruz !
Ankara’da kaç, Bodrum’da kaç toplantı yapıldı, kimler yanyana geldi ve kimler kimlere ne sözler verdi hepsi aklımızın bir köşesinde…
Ancak bunları herkes az çok tahmin edebiliyor ve bizler de muhtemel sonucunu yazıyoruz zaten. Kendi adıma konuşayım; haftalar önce birkaç defa “Niyazi beyin dönüp dolaşıp tekrar geleceğini” yazmadım mı ?
“Ben haklı çıktım” demiyorum, zira bunu defalarca Haydar Arda Çakmak’da söyledi. Hem de birden çok başkan adayı çıksa bile (hani sahipsiz bırakmam safsatası da var ya) yine bir nedenini bulur ve ‘koltuğu kaptırmaz’ inanışının da iyice yerleşmesini sağladı artık…
En büyük zevki hazırlanmış planları ve projeleri bozmaktır.
Önce Osman Sungur aday oldu ve hazırlıklara girişti. Sonra çok değerli tıp insanı Prof. Dr. Oktay Banlı liderliğinde hazırlık yapıldı ve Niyazi beye de her aşamasında bilgi verildi. Şimdi soruyorum; görevi bırakan bir eski başkan, eğer gerçek taraftarsa buna sevinmez mi ?
Kaldı ki; 200 milyon liraya varan sponsor, bağış, gelir getirici evrak dökümü ile bir kısmı hemen Gençlerbirliği hesabına yatırılmak üzere verilecek parasal tutar bilgilerinin de kendisine ulaştığını duyuyoruz.
Peki bu bollukta bile tekrar iştah kabartan nedir acaba ?
Sakın kimse, “ısrarlara dayanamadığı için” gerekçesine sarılmasın !
Yahu bunun da senaryoda olduğunu bilmesek, haftalar öncesinden Başkana “bizi bırakma” çağrılarının gümbür gümbür geleceğini nerden bilebilirdik ?