Maçı konuşmaya gerek yok, o perdenin Gençlerbirliği için kapandığını geçen hafta yazmıştım. Üstüne 6 puanlık bir maç daha kaybettik.
Ancak hâlâ ‘cambaza bak’ tavırları devam ediyor.
Bazı arkadaşlar sağ olsunlar, ayrı ayrı ekranlardan yol gösteriyorlar; “En kolay iş eleştirmek” diye..
Ancak ben de merak ettim; acaba yandaş olmak zor mu gelmiş kendilerine ?
Oysa gördüğümüz kadarıyla sadece güzelleme yapıp gül gibi geçinmek yeterli olabiliyor…
Eleştiri yapanın ise üyelikten çıkarılma ve dışlanma ihtimali var…
Güzelleme yapanın böyle bir riski var mı ?
Eğer arkadaşlar bunu önemsemiyorlarsa kendilerine tavsiyem; bizim payımıza düşen bu kolay işi biraz da onların üstlenmesidir…
Bizler de zor olan yandaşlığı denemiş ve böylece kafamızı da biraz rahatlatmış oluruz !
Gerçek sanılma ihtimaline karşı hemen şaka yaptığımı belirteyim. Gönülden destek vermeyi ise her zaman arzu ederim. “Birlik olmak lazım” sözüne de bir cevap vereyim. Sizlerle birlik olmanın tek faydasına bizi inandırın vallahi ben hemen hazırım…
Yoksa “El ele tutuşup köprüden atlayalım” diyenle neden birlikte hareket edelim ki…
“Futbolcuların morali bozuluyor” muş ve elbette bozan da bizler oluyoruz…
Birincisi, tek eleştiri bizim kulüpte mi oluyor ?
Kardeşlerimiz Karadeniz yerel medyasına baksınlar ve hallerine şükretsinler…
İkincisi, futbolcuların küçük eleştiriler dışında hedef alındığına ben hiç şahit olmadım. Çocukların gücü bu kadar. Hatta yapabilecekleri her şeyi yapıyorlar. Şu anda hocalık bir durum olmadığı için onların hedef alınması da haksızlık olur.
Peki kabahat kimde ?
Devamlı söylediklerimizi tekrarlamaya gerek yok ama hâlâ bu kadronun ancak Hacettepe’yi 3. ligde (gerçeği 4. lig) tutmaya yetebilecek seviyede olduğunu göremeyenleri listenin başına almak en doğrusudur.
Böylece yaptıkları bu zor görevin hakkını da vermiş oluruz !
Bakınız eleştiri yapmak bu kadar kolaysa, bu ortamı yaratanlara söyleyin de bunu bize biraz zorlaştırsınlar…
Oysa o kadar çok eleştirilecek konu var ki, sıraya koymak zorunda kalıyoruz.
Güncel olduğu için Arda Güler meselesi ile devam edelim. Öncelikle Sayın Ali Koç’u buradan tebrik ediyorum. Hesap adamı olduğunu bir kere daha gösterdi ve üçte bir fiyata Arda hesabını kapatmak üzere…
Bu futbolcunun Fenerbahçe’den Avrupa’ya, herhangi bir takıma gideceği fiyat asgari 37-38 milyon euro dur. Gençlerbirliği’nin payına düşecek kısmı da ortalama 7,5 milyon euro olur. Gelecekte hep beraber bu gerçeği göreceğiz…
Fenerbahçe’nin zaten oynatamadığı futbolculara, oynayacakları bir yer bulmasının ise maddi karşılığı yoktur. Eğer olursa da o bizim alacak hanemize yazar. Bundan vazgeçip, üstüne de alt yapımızdan 4 Arda Güler daha vermek Fenerbahçe için kaymaklı kadayıf yerine geçer.
Şimdi buna da mı güzelleme yapalım ?
İçinize siniyorsa bizim yerimize siz devam edin ama en kolay işi zor gibi göstermeyin…
Gençlerbirliği’nin 100. yılda geldiği seviye için sizler de yönetenler kadar sorumlu olduğunuzu kabul etmelisiniz…
Yanlış yürütülen bir faaliyeti övmenin vicdani yükü ağırdır. Belki de size bu zor gelmiş olabilir. Puan cetvelini karşınıza alın ve neyi savunduğunuza bir kere daha bakın. Belki o zaman birlik olma şansını yakalayabiliriz…