A Milli Takım Teknik Direktörü Stefan Kuntz, ülkemizde henüz ilk yılını yeni doldurmak üzere…
Belki de futbol tarihimizin en şanslı hocası olarak bu süreyi UEFA Uluslar C Ligi’nde, Lüksemburg, Litvanya ve Faroe Adaları ile oynayarak geçirdi.
Muhterem, galip geldiği maçlardan sonra bile ders çıkartması gerekirken, yenilmekten son dakikada atılan golle kurtulup beraberliğe razı olan takımını maçtan sonra tarif ediyor ; ”Beraberliği son anlarda aldığımıza seviniyorum. Takımımın mantalitesini bir noktada beğendim. Çünkü her geri düşüşümüzde geri dönmeyi başardık. Boks maçı gibi düşünürseniz aldığımız yumrukla nakavt olmadık, sadece uyarı oldu” diyor.
Adam haklı, ülkemizde sıradan başarılara büyük primler verildiğini (jipler dahil) duymuş ve buraya öyle gelmiş. Avrupa’nın 3. Liginde, futbol denince adları hiç geçmeyen ve nüfusları 2,8 milyon olan Litvanya, 632 bin olan Lüksemburg ve 49 bin olan Faroe Adaları ile oynamak ve onlarla tartılmak çok hoşuna gitmiş.
Türkiye Milli Takımı kadro değeri olarak (259,8 milyon euro); Lüksemburg’un 10 katı (26,2 milyon euro), Litvanya’nın 32 katı (7,8 milyon euro), Faroe Adaları’nın 64 katıdır (3,7 milyon euro).
Yaptığı yanlış ilk 11 seçimiyle bu zayıf takımlardan birinden kendi evinde 3 gol yemek utandırmamış, tersine bunu başarıya tahvil etmek istiyor.
Yuh olsun…
Lüksembug’un bir maçta bizden başka 3 gol attığı bir rakibi yoktur. Atamadığı rakipleri arasında Faroe Adaları, Lihtenştayn ve Kıbrıs Rum Kesimi de vardır…
Çok merak ediyorum, acaba bu başarının (!) karşılığı olan prim ne kadardır ?
Dünya Kupası elemeleri playofflarında dişe dokunur 2 takımla karşılaşmışsın, onların da birine yenilmiş (Portekiz), diğeri ile (Norveç) berabere kalmışsın. Dostluk maçında da İtalya’ya yenilmişsin.
Sonuç olarak; başarı sayılabilecek tek icraatı olmayan hocanın pişkinlik derecesi gözüksün istedim.
Kuntz’a B ligine çıkartttığı için teşekkür eden spor yazarlarımız da var. Sanki hocasız oynasak buradan çıkamayacakmışız gibi…
Bizde bu kafa olduktan sonra paraları kazanıp, geride de hasar bırakarak giden daha çok yabancı hoca olur.