Yerel yorumculara göre, “ligin sonuna doğru kolay maçlarımız” kalmıştı…
Keçiörengücü tam 6 maçtır galip gelemediğine göre çok kolay lokmaydı…
Ancak hasretin daha büyüğü ve bizim için anlamlısı kendi sahasında aldığı son galibiyetin tam 6.5 ay önce Giresunspor’u 3-1 yendiği maçta (23 Eylül 2023) gelmesiydi. Seyircisi de galibiyetsiz geçen yarı yılın sonunda motivasyon kaybı ile tribünleri boş bırakmaya başlamıştı. Güya bizi çok uygun bir ortam bekliyordu.
Üstelik rakip 79. dakikada Traore’nin oyun dışı kalmasıyla tam 18 dakika 1 kişi eksik oynadı. Ancak Yatabare’nin sakatlık sebebiyle oyundan çıktığı 43. dakikaya kadar biz de 1 kişi eksik oynadık zaten…
Jimmy Durmaz’ın oyuna girdiği 78. dakikadan itibaren de 1 kişi eksikliğimiz devam etti. Futbolla vedalaşmış olan bu 2 arkadaşımıza hocamızın hâlâ ısrarla forma vermesi anlaşılır gibi değildir.
Şimdi maçtan sonra bütün kabahat hakeme yıkılacaktır. Zira biz hiçbir zaman hakederek yenilmeyiz. Birileri kötülüğümüzü istediği için hep bize karşı organize olurlar !
Yağmur yağmadığı, saha bozulmadığı ve rüzgar bizim kaleye doğru esmediği için geriye sadece hakem faktörü kalıyor. Bu da hakemin şansızlığı oluyor…
Bir de önceden, “maaşlar ödenmedi, takıma sahip çıkalım” bahanesi vardı ki, o durum da ortadan kalkınca geriye tek muhatap kaldı.
Ofsayt pozisyonlarında sadece ayağa bakılmaz, kafa ilerdeyse vücudun o kısmı dikkate alınır. Kenardan bakınca ayaklar geride görünebilir ama otomatik sistem eğik olan vucutta kafa ilerdeyse izdüşümünden çizgiyi çeker. Bizim teknik ekibin bunu bilmemesi mümkün olmadığına göre ben bu zorunlu açıklamayı seyirci için yapıyorum.
Keçiörengücü düşmeyi haketmiş takımlarımızdan biridir. Şansları var ki; Giresunspor ve Altay malum sebeplerden (transfer yasağı ve finansal çaresizlik) çok önceden düşmeyi garantilediler. Sezon başında depremzede bir takımımızın hakları dondurulduğu için de düşecek takım sayısı 3’e inince; tek kontenjan için Tuzlaspor, Adanaspor, Urfaspor ve Manisaspor yarışta başbaşa kaldılar. Keçiörengücü ise sayemizde şimdilik bu kötü rüyadan uyandı. Bundan sonrası için başarılar…
Tam yazıyı gönderiyordum ki; hocamızın maçtan sonra söylediklerini de okudum ve beni bu defa da yanıltmadığını gördüm. Özeleştiri yok, sadece kendisi hata yapmıyor…
Yahu hocam hiç olmazsa 1 maçın sonunda da, “Bu da benim hatamdan kaynaklandı” desen de bize bunları söyletmesen…
Yukarda yaptığın hataları yazdım ama katmerlisini sona bıraktım…
Mesela takımın mağlup durumda ve sen 90+2‘de Musa Çağıran’ı ve Özgür Çek’i oyuna alıyorsun. Vakit geçirmek için olmadığına göre meramının ne olduğunu bize anlatsan da öğrensek…
Zira bunu ilk defa yapmıyorsun; son dakikalarda oyuna soktuğun oyunculara da yazık, bunlar biyonik adam olsalar yine de çok büyük şansa ihtiyaç duyuyorlar ve demoralize oluyorlar.